VARİS RADYOFREKANS TEDAVİSİ
VARİS İÇİN AYRINTILI BİLGİLER TIKLAYINIZ
VARİS İÇİN YOUTUBE VİDEOLARIM TIKLAYINIZ
Konu içeriği aşağıda sıralanmıştır.
- RADYOFREKANS NEDİR?
- VARİS DAMARININ RADYOFREKANS (RF) İLE KAPATILMASI NASIL OLUR?
- RADYOFREKANS ZARAR VERİR Mİ?
- VARİS NE ZAMAN AMELİYAT EDİLİR?
- RADYOFREKANS İLE VARİS AMELİYATINDA ANESTEZİ NASIL OLUR.
- VARİS TEDAVİSİ LAZER RADYOFREKANS TEDAVİSİ FARKLILIKLARI
1.RADYOFREKANS NEDİR?
Radyofrekans belirli dalga boylarında salınım gösteren radyo dalgalarıdır. Bu elektromanyetik dalgalara radyofrekans için kısaca RF olarak bilinmektedir. RF dalgaları bir enerji (ısı) oluşturmaktadır.
Tıpta RF dalgaları 1980’lerde kalpteki aritmi odaklarını yakmak için kullanılmıştır. Sonraları karaciğer, dalak ve akciğer gibi organlardaki tümörleri yakmak için kullanılmıştır. Varis için 1999 yılında uygulanmıştır.
2. VARİS DAMARININ RF İLE KAPATILMASI
Varis damarları klasik cerrahi ile eskiden çıkartılıyordu. Uzun dönemde takralaması ve gelişen yetmezlik tablosu ile daha farklı yöntemlerin arayışı içine girilmişti. Çıkarılan damarın tamamını çıkarmaktan ısı ile bir kısmının kapatılmasını daha iyi sonuçlar vereceği düşünüldü. Genel anesteziye gerek kalmadan lokal anestezi altında damarın içinde ısı uygulaması ile damarın kapatılması/yakılması işlemine Endovenöz (damar içi) Termal (ısı) Ablasyon (kapatma) ETA adı verildi. Isı için önce radyofrekans sonra ise lazer uygulanmaya başlandı. Isı için RF dalgaları kullanıldı. Lazer, yapıştırıcı, RF ve köpük hepsi damar içi kapatma yöntemleri (Endovenöz Ablasyon: EVA) olarak bilinir.
Damar içi radyofrekans ablasyon yöntemi yani EndoVenöz Radyofrekans Ablasyon ‘’EVRFA’’ veya EVRA diye adlandırılabilir. İlk kullanılan cihazı markası ‘’VENUS olduğundan VNUS Kapatma’’ işlemi ile de bilinmektedir.
Radyofrekans yöntemi ise varisli damarın çapı azalmakta ve büzülerek kapanmaktadır.
Günümüzde bu kapatma işlemi için yapıştırıcı maddeler de kullanılmaktadır.
Genel anesteziye gerek duyulmaması ve hastaların aynı gün içinde taburcu olmaları ve normal hayatlarına dönmeleri gibi avantajları için ‘’ameliyatsız tedavi’’ diye tanımlanmaktadır. İşlemler ofis şartlarında yapabilmek ile birlikte ideal olarak ameliyathanede yapılması daha uygun olur.
- RADYOFREKANS ZARAR VERİR Mİ?
RF enerjisi ile devamlı yada sinusoidal modlarda çevredeki sinir ve kas hücrelerine zarar vermeyecek şekilde 200-3000 kHz dalga boylarında enerji kullanılmaktadır. Damar bölüm bölüm derin dokular etkilenmeyecek şekilde ısı kullanılmaktadır. Damar içinde 85-90 C derece ısı oluşmaktadır. Damar içinde aralıklı olarak bölümlere ısı uygulanır. Aralıklı uygulama ile ısı 64 C’ye ve birazdan bahsedeceği soğuk tümosan anestezi ile 51C’ye düşmektedir. Bu ısılarda zarar verecek düzeyde değildir. İşlem aralıklı ve kısa süreli uygulandığından olumsuz bir etki oluşmaz.
Kullanılan ısı direkt damar duvarını etkileyerek. Kollajen büzüşmesi oluşmakta ve damar iç tabakası ısı ile değişikliğe uğramak ve büzülme nedir. Oluşan fibrin dokusu (iyileşme dokusu) sonuçta damar kapanmaktadır.
- VARİS NE ZAMAN AMELİYAT EDİLİR?
Hastalar önce şikayetleri açısından değerlendirilir.
Bunun için varis muayenesi yapılır. Hızlıca varis muayenesinde nelere dikkat edilir. Bu konular varise müdahale etmek için değerlendirilmesi şarttır.
VARİS ŞİKAYETLERİ
Hastaların üç temel şikayeti vardır. Görüntü, ağrı ve ayak bileğinde şişlik (ödem) görülür.
GÖRÜNTÜ
Varis hastalarında şikayetler içerisİnde ilk sırada görüntü gelir. Hastalar bacaklarındaki mavi kalın ince damarların görünür hale geldiğini söylerler. Mavi damarlara yer yer kırmızı ince damarlar eşlik eder. Bu kırmızı damarlar daha çok kılcal damarlardır. Varis bir toplardamar hastalığıdır. Toplardamarlar oksijeni düşük kirli kan taşıdıklarından ‘’mavi’’ renkte görünürler.
VARİS ÇEŞİTLERİ NEDİR?
KAÇ ÇEŞİT VARİS VARDIR?
Kalın varisler (Büyük Varisler), Orta Varisler (Orta Varisler) ve İnce Varisler (Küçük Varisler) çaplarına göre yapılan ayrımdır.
KÜÇÜK VARİSLER
Bunlara ‘’ kılcal varis ‘’ de denir. Çapları 2-3 mm kadar çıkabilir. Kılcal varisler yakında ve yakında bulunan daha büyük çaplı damarlardan ( feeding vein ) beslenirler. Küçük varisler: kılcal damarlar ‘’ mavi ‘’ ya da ‘’ kırmızı ‘’ renkte görülürler.
ORTA ÇAPLI VARİSLER
Bu tip varislere ‘’ retiküler venler‘’ veya ‘’ venülektazi ‘’ adı verilir. Çapları 3-10 mm kadar olur. Renkleri yeşil daha sık olmak ile mavi de görülebilir. Özellikle ayak bileğinde görülen mavi yeşil damarlar derinde yatan bir sorunu habercisidir.
BÜYÜK ÇAPLI VARİSLER
Çapları 0.5 mm den başlayan ve bazen 3 cm kadar genişlemiş varislerdir.
Varisin erken dönemde damarda kaçağa bağlı olarak ayak bileğinde mavi damarlar görünür. İleri dönemde kan ve içindeki renkli maddelerin birikimi ile pigmentasyon, renk değişikliği (lekelenme kahverengi, siyah) görülür. Bu duruma lipodermatoskleroz denir.
Varislerin çapları artıkça ve kıvrımlaştıkça ”düğüm” gibi görünürler. Bunlara ”varis pakesi” adını veriyoruz.
Uzun yıllar ihale edilen varislerde damarların çapları çok artabilir. Bu olgulara ”ileri varis” adı verilir.
Uuzn yıllar sonucunda ayakta renk değişikliği sonrasında yara ve enfeksiyon hatta kanama olabilir.eşlik eder. Enfeksiyon tedavisi güçtür.
Çok ileri olgularda büyük varis damarları cildi incelterek patlar ve kanallar. Yüksek basınç ile fışkırır tarzda kanama oluşur. Korkutucu olsa da genelde sıkı bir basınç uygulaması ile durur.
Varis hastalarında ağrı ve şişlik yanında hastalarda bacaklarda dolgunluk, ağırlık hissi ve gece krampları şikayetleri de görülür. Hastalar bacaklarının ‘’kütük’’ gibi olduğunu söylerler.
Varisi hastaları müdahale için bacakların klinik görünüme göre kullanılan bir sınıflama vardır.
C0: Evre 0: Görülebilir venöz hastalık yok
C1: Evre 1: Çapı 4 mm den küçük varisler (retiküler, telenjiektazi)
C2: Evre 2: Çapı 4 mm den büyük varisler
C3: Evre 3: Ayak bileğinde şişme (ödem)
C4A: Evre 4A: Ciltte kahverengi renk değişiklikleri (pigmentasyon) ve/veya egzama
C4B: Evre 4B: Lipodermatoskleroz
C5: Evre 5: Renk değişiklikleri ve iyileşmiş yara
C6: Evre 6: Açık yara
Fiziksel muayeneden sonra. Ultrasonografi yapılır. Ultrasonografide Bacaktaki Büyük Safen Veni ve Küçük Safen Verni açpalrı ve kapakçıklardaki kaçak açısından değerlendirilir. Ayrıca derin ve yüzeyel sistem arasındaki delici (perforatör) damarlar ve yine bunlardaki kaçak incelenir. Büyük safen venindeki kaçak derecelendirilir. Buradaki kaçak 1, 2, 3 ve 4. derece olarak tanımlanır.
Klinik olarak elde edilen sınıflar C2 ve BSV de kaçak 3-4 derece ise varislere müdahale edilmesi gerekir. Yöntem için seçimi (Lazer, Radyofrekans veya Yapıştırıcı) hastaya detayları anlatılarak karar verilir. Avantaj ve dezavantajlarını ayrı bir yazıda paylaşacağız.
Bu kriterlere ek olarak benim kullandığım başka bir kriter daha vardır. Bu kriter Büyük Safen veni çapıdır. Çapın 5 mm den büyük olması gerekmektedir. Büyük safen venin çapı ultrason ile bacağın farklı düzeylerinde ölçülmektedir. Ben kasık düzeyinde ölçülen çapın 5 mm den büyük olması gerektiğini düşünmekteyim Bu düşüncemin sebebi kasıkta 5 mm olan çapın aşağı inildikçe azalmasıdır. Diz üzerinde çap daha azalır. Bu bölge girişim yapılacak bölgedir. Girişim zorlanabilir. Eğer çap diz üzerinde 5 mm den fazla ise o zaman girişim kriterleri sağlanmış olur. Bu benim kişisel görüşümdür.
RADYOFREKANS İLE VARİS TEDAVİSİ
Tüm endovenöz işlemler aynı teknik ile yapılır. Basit olarak Büyük safen veni ultrason altında bulunur içine bir katater yerleştirilir ve buradan enerji verilerek damar kapatılır. Kataterler üzerinden enerji yaratılır.
RADYOFREKANS VARİS TEDAVİSİ ANESTEZİ NASIL OLUR?
Genel anestezi uygulanmaz. İLK dönemlerde spinal anestezi uygulandıktan sonra günümüzde lokal ve tümosan anestezi kullanılmaktadır.
Kateter girişi içi lokal anestezi ve radyofrekans uygulanması sırasında çevre dokuları korumak için tümosan anestezi uygulanır. Anestezik maddelerden oluşan soğuk bir karışım işlem bölgesine hem ağrı hem de enerjiden çevre dokuların zarar görmemesi için verilir. Bu tip anestezi hastaların ameliyat sonrası kısa sürede aktif yaşamlarına dönmelerine yardımcı olur.
VARİS TEDAVİSİ LAZER RADYOFREKANS TEDAVİSİ FARKLILIKLARI
Radyofrekans ve lazer varis tedavisi arasında ne fark var?
İkisinde farklı enerji kaynağı vardır.
Lazer dalgalarından ya da radyo dalgalarından enerji elde edilir.
Elde edilen enerji ile damarda büzülme ve damar çapında azalma olur. Zaman içinde damar kaybolur.
Teorik olarak işlem temeli ve tekniği açısından fark yoktur. Hastanın hissettikleri ve konforu açısından fark bulunmaz.
İşlem sonrası dönem açısından minör farklılıklar bulunmaktadır..
Varislerin dağılımı ve patolojisine bağlı olarak hekim tekniklerinden birisini tercih edebilir. Varis damarının BSV (Büyük Safen Ven) çapının daha yüksek olması durumunda lazer ve daha az olması durumunda RF seçimi yapılabilir. Karar aşamasında ayrıca bacaktaki varis damarlarının hastalıktan etkilenme durumuna da bağlı faktörler değerlendirilmelidir.
Günümüzde lazer ve radyofrekans kullanımı açısından ülkeden ülkeye farklılıklar görülmektedir.
Uzun dönemli çalışmalarda RF sonuçları 5 yıla kadar çıkmakta buna karşı lazer sonuçları daha kısa süreleri kapsamaktadır.
Lazer, RF , yapıştırıcı ve köpük tedavileri bağımsız çift kör çalışmalar ile karşılaştırılmıştır.
İşlem sonucunda ana kasık toplardamarında pıhtı olması istenmez. Bu açıdan RF ve lazer tedavilerinde bu komplikasyon %0,5 gibi eşit oranda görülmüştür.
Varis damarının tamamen tıkanması 2 sene için Lazer tedavisinde %76-96 ve RF grubunda ise %76-98 ( beş yılda) rapor edilmiştir.