DAMARDAN YÜKSEK DOZ C VİTAMİNİ
Bu yazıda size C vitaminin pek bilinmeyen ve konuşulmayan özelliklerinden bahsedeceğim.
Bakalım bunları biliyor musunuz?
Günlük C vitamini dozu: 90 mg/gün olarak önerilir. Kabaca ve akılda kalması için erkeklerde 100 ve kadınlarda 75 mg diyelim.
Yüksek doz C vitamini dediğimizde ne kadar yüksek? sorusunu cevaplayalım.
Covid tedavisinde 100 mg/kg yani 70 kilo için 7 000 mg( 7 gram) toplam doz saatte 1 gram yani yedi saat içinde verilen ve toplam yedi günlük bir tedaviden bahsediyoruz.
Hele kansere için destek tedavisinde 25 grama (2 saatte) kadar kullanıldığını söylersem aradaki dağlar kadar olan farklara dikkatinizi çekerim.
Doz aslında oldukça önemlidir. Neden önemli olduğunu şimdi göreceğiz. Günlük önerilen 100 ve 75 mg dozunu aklımızda tutalım.
Giuseppe Cerullo, Massimo Negro,Mauro Parimbelli, et al. The Long History of Vitamin C: From Prevention of the Common Cold to Potential Aid in the Treatment of COVID-19. Front Immunol. 2020; 11: 574029.
Vitamin C eksikliği skorbüt olarak bilinir. Açık denizlerde taze gıdalar ve özellikle narenciye ile beslenmeyen denizcilerde ilk defa rapor edilmiştir. Yıl 1747’dir.
İngiliz donanma doktoru W.Stark kendi üzerinde bir deney yaparak denizciler gibi beslenmiştir. 30 gün sadece su ve ekmek ile beslenmiş ve ardınadn yavaş yavaş diğer gıdaları eklemiştir. Taze meyve ve sebze olmayan bu diyet sırasında diş etlerinde şişme ve kanama gözlemlemiştir. Bu şekilde beslenmeye devam eden genç doktor sekiz ayında sonunda hayatını kaybetmiştir.
Ardından 1795 yılında bir başka donama doktoru James Lind bu hastalığın taze meyve ve sebze tüketilmemesine bağlı olduğunu saptamıştır. Bu sayde yapılan erzak değişiklikleri ile donanmadan skorbit yok edilmiştir. Asıl eksik olan maddenin ne olduğunu öğrenmek için iki yüz yıldan fazla beklemek gerekmiştir.
1932 yılında Macar bilim insanı Albert Szent-Gyorgyi tarafından açıklığa kavuşturulmuştur. Gyorgi 6 karbonlu bir karbonhidrat olan Hexuronic asidi bulmuştur. Skorbüt’e karşı koruyucu olduğundan ‘’a-scorbik asid’’ adını vermiştir. Bu da zaman içinde askorbik aside dönmüştür.
Günümüzde C vitamin takviyesi ve özellikle yüksek doz C vitamini kullanımını gündeme getiren kişi hem kimya hem de barış dalında iki nobel kazanan Linus Pauling olmuştur.
Pauling ‘’Moleküler Tıp’’ ve ‘’Megavitamin’’ kavramlarını ilk defa dile getirmiştir. Enzimler ve vitaminler arasındaki ilişki üzerinden kanserlerin önlenmesi ve tedavisinde C vitamini kullanımını gündeme getirmiştir.
Biliyorsunuz soğuk algınlığı içinde bir şehir efsanesine dönüşen C vitamini kullanımını da gündeme getiren kişi de aynı kişidir.
O dönemde biraz da dalga geçilen bu önerme 2000’li yıllardan sonra pek çok kanser araştırmasına konu olmuştur. Burada bir konuyu belirtmek gerekir. O da Pauling vitamin C’nin ağızdan alımı için bu önermeleri yapmıştır. Günümüzde ağızdan kullanımından çok damardan yüksek doz C vitamini konusu tartışılmaktadır. Covid pandemisinde de yüksek doz damardan C vitamini kullanılmıştır.
Pauling günümüzde de karşılığı olan modern tıbbın vitaminlerin etkisini göremezden geldiği düşüncesi hala tartışma konusu olmaktadır.
Tüm bunları değerlendirebilmek için C vitamini efsanesinin detayların bakmamız gerekmektedir.
C vitamini bizim tamamen dışarıdan aldığımız bir maddedir. Hayvanlar bizden daha şanslıdırlar ve C vitamini kendileri sentezleyebilirler.
İnsanların bu kesikliğine karşın vücudumuzda C vitamini geri dönüşüme tabi tutarak maksimum ölçüde faydalandığımız bir maddedir. Eksikliğinde idrardan atılımı minumuma indirilir ve geri emilerek biyoyarlanımı üst üzeyde tutulmaya çalışılır. Bu (sodyum bağımlı özel C vitamini transporterları) ile yapılır. Vücudumuz C vitamini için özel taşıyıcılar yapmıştır. (sodyum bağımlı özel C vitamini transporterları). Bu taşıyıcılar C vitaminin barsaklardan emlimi ve böbreklerden geri emilimi konusunda görev yapmaktadırlar.
Bunun neden önemi vardır. İş C vitaminine gelince hep doz tartışması ortaya çıkar. O yüzden bu biyoyarlanım konusunu açılığa kavuşturmak gerekir.
Yine bu konuda dozların neden önemli olduğunu göreceksiniz.
Erkekelrde günlük C vitamin dozunun 90-100 mg ve kadınlarda 75 mg olduğunu yukarıda aktarmıştım.
Erkeklerde kas kitlesi daha yüksek oranda oldğundan bu oranlar farklıdır. Bu önerilen dozlar alındığında kanda 70-80 mikromollük bir düzey yeterli hale gelir.
Eğer kan düzeyi 23’ün altına düşerse sıkıntı başlar. Ama yapıan çalışmalar göstermiştir ki eğer günlük C vitamini alımınız 500 mg‘ın üzerine çıkarsa C vitamininden yararlanma kapasitesi %30’a düşer. Yani üst sınır günlük 500 mg kadar denilebilir. Burada emilim sözkonusu olduğundan damardan C vitamini alımında işlerin değişeceğini anımsatalım. Zaten kronik hastalıklarda ve korunmada işin rengini değiştiren de damardan kullanımıdır. Her ne kadar aksi yönde görüşler ağır bassa bile bu konu yaygın bir şekilde araştırılmaktadır.
Günlük doz için bir parentez açalım. Gebelerde, emziren annelerde, yaşlılarda (bunama ve Alzheimerde koruyucu olabilir) ve sigara içenlerde C vitamin ihtiyacı daha fazladır. Bu kişilerde öenrilen doz 150 mg kadar çıkabilir.
Aslında kas ve C vitamini ilişkisini çoğu insan bilmez. Vücudumuzda C vitamini kaslarda depolanır. Eğer kandaki C vitamini düzeyimiz düşerse kaslar hemen devreye girerek dolaşıma C vitamini verirler ve düzeyi korUmaya çalışırlar.
C vitamininde sadece kan düzeyi değil aynı zamanda doku ve lökositlerdeki C vitamini düzeyi de tartışılmaya başlanmıştır. Sadece kan düzeyine bakarak bir doza yüksek demek belki de yalnış olabilir.
Eğer tüm C vitamini depolarımızın dolu olmasından bahsediyorsak belki de hem doku hem de lökositlerdeki depoları doldurmak sanıldığından daha fazla süre alabilir ve daha yÜksek dozlara gerek duyabiliriz.
Bunun aynıdan kanser gibi kronik hastalıklarda C vitaminin yüksek dozda alınması gerektiği varsayımları da bu tartışmaları ateşlemektedir.
C vitamini tüm hastalıkların temelini oluşturan iltihabi reaksiyonlarda baş rol oyuncuları olan lökositlerin (fagositoz ve migrasyon) ve lenfositlerin olgunlaşmasında (t-helper ve natural killer hücrelerine dönüşümünde) etkili olduğu görülmüştür. Sadece bu noktalarda değil aynı zamanda sitokinler denilen enfeksiyonlara karşı etkili maddelerin salınımı konusunda da yararlıdır.
C vitamini düzeyleri düştüğünde ki kandaki düzeyinin normalinin 70-80 olduğunu ve 23’ün altına düştüğünde sıkıntı oluşabileceğini söyemiştim. Lökositlerin fonksiyonları için bu alt sınırın 50 mikromol gibi biraz daha yüksek olduğugörülmüştür. Bu noktadan yola çıkarak aslında günlük dozun 250 mg olması gerektiği iddia edilmiştir.
Eğer C vitamini düzeyleri yeterli değilse lökositlerin apoptozise yani hücre intiharına eğilimi de arttırdığı gösterilmiştir.
C vitamin iltihabi reaksiyonlarda onlarca yol üzerinde etkili olduğu düşünürse bu alanda bilinmeyenler, bilinenlerden daha fazladır.
C vitamini için neredeyse 50 seneden beri tartışılan bir diğer konuda nezle, soğuk algınlığı veya üst solunum yolu enfeksiyonlarında koruyuculuğu veya tedavi edici özelliğidir. Pauling normalde önerilen dozdan daha yüksek oranda kullalanıldığında %50 koruyucu olduğunu söyleyince hemen ilaç firmaları koşarak sattıkları C vitamini dozlarını yükseltmişlerdir.
Uzun yıllar sonra bu konuda çok büyük çalışmalar yapılmasına rağmen soğuk algınlığında koruyucu veya tedavi edici bir etkisi bulunmamıştır. Buna karşın hastalığın süresinin ve belirtilerin şiddetinin azaldığı gösterilmiştir.
C vitamini nezleden koruyucu özelliği soğuğa maruz kalan askerlerde ve ağır egzersiz yapan sporcularda gösterilmiştir.
Yani dışarda çalışıyoranız veya ağır spor yapıyorsanız önerilenden biraz daha yüksek doz (250 mg) kullanmanız sizi nezleden korur.
C vitamin denilince hemen akla antioksidan özellikleri gelir. Bu özelliği etkisinde önemli rol oynar. Kronik hastalıkarda ve kanserde de etkili olduğu yönündeki iddialara da bu özelliği dayanak gösterilir.
C vitaminin pek desteklenmeyen bazı olumlu etkileri de şunlardır.
- Vitamin C takviyesi tansiyonda çok ufak düşüşler sğlar.
- Hem takviye hem de doğal yollardan alıan c vitaminin kalp damar hastalıklarınından koruduğu yönünden yüzbinlerce kişi üzerinde yapımış çalışmalarda olumlu sonuçlar çıkmıştır.
Paul Knekt , John Ritz, Mark A Pereira, Eilis J O’Reilly, et al. Antioxidant vitamins and coronary heart disease risk: a pooled analysis of 9 cohorts. Am J Clin Nutr. 2004 Dec;80(6):1508-20.
Zheng Ye, Honglin SongEur J Cardiovasc Prev Rehabil. 2008 Feb;15(1):26-34. Antioxidant vitamins intake and the risk of coronary heart disease: meta-analysis of cohort studies
- Bunun yanında LDL kötü kolesterol ve Trglisrid düzeylerinde de küçük çaplı düzelmeler görülmüştür.
- Gut hastalığı olanlarda gut ataklarını %44 oraında düşürdüğü görülmüştür.
- Demir emilimin arttırdığından veganların C vitamini alımına dikkat etmeleri gerekmektedir.
Covid salgının özellikle başlarında hastalığın bilinmemesi ve elde yeterli ilaç olmadığından damardan yüksek doz C vitamini kullanılmıştır. Covid hastalığı şiddetlendiğinde şok ve çoklu organ yetmezliğine neden olur. Yüksek doz C vitamini çeşitili hastalıklarda hem hayvan deneylerinde hem de insan klinik çalışmalarında araştırılmıştır.
Pandemi öncesinde Sepsis denilen kanda mikrop üremesi ve ağır akciğer hasarı olan enfkesiyonlarda kullanılan yüksek doz C vitamini ölüm riskini %46’dan %29’a düştüğü gözlenmiştir.
Covid hastalığını ağır geçiren ve solunum cihazına bağlanan hastalarda yüksek doz damardan C vitamini kullanımı da bu önermeler ışığında yeniden popülerize olmuştur. Bazı çalışmalarda solunum cihazına bağlı kalma süresini düşürdüğü ve ölüm oranlarını azalttığı yönünde yayınlar olmasına karşı bu konu netliğe kavuşşmamıştır.
Oudemans-van Straaten, H. M., Man, A. de Waard, M. C. (2014). Vitamin C revisited. Crit. Care 18 (4), 460.
Front. Pharmacol., 22 April 2021 High Dose Intravenous Vitamin C for Preventing The Disease Aggravation of Moderate COVID-19 Pneumonia. A Retrospective Propensity Matched Before-After Study Bing Zhao.
Alpha A. Fowler, III,,Jonathon D. Truwit, R. Duncan Hite, et al.Effect of Vitamin C Infusion on Organ Failure and Biomarkers of Inflammation and Vascular Injury in Patients With Sepsis and Severe Acute Respiratory Failure The CITRIS-ALI Randomized Clinical Trial. AMA. 2019 Oct 1; 322(13): 1261–1270.
Yüksek doz C vitamini sakıncaları
- Oral kullanımında genelde 2 gramın üzerinde kötü etkileri görülebilir.
- Bulantı ve kusma yapabilir.
- Asid reflüsünü arttırır.
- Böbrek taşı olanların yüksek doz C vitamini kullanmaları önerilmez. Oksalat üretini ettırarak sıkıntılı durumlara neden olabilir.
- Nadir görülen G6PD enzimi eksikliği olanlarda kanda eritrositlerin parçalanmasına nEden olabilir.
Kanser ve C vitamini
Kanser için C vitaminin önleyici özelliği gösterilememiştir.
Kanser tedavilerin ek olarak 5 gramdam 25 grama kadar damardan kullanılabileceği yönünde yayınlar vardr.
Bobae Lee, Seung-Won Oh, Seung-Kwon Myung. Efficacy of Vitamin C Supplements in Prevention of Cancer: A Meta-Analysis of Randomized Controlled Trials. Korean J Fam Med . 2015 Nov;36(6):278-85.
E Klimant, H Wright, D Rubin, D Seely, M Markman. Intravenous vitamin C in the supportive care of cancer patients: a review and rational approach. Curr Oncol. 2018 Apr;25(2):139-148.
Özet olarak 500 mg kadar günlük C vitamini alabilirsiniz.
Korutucu olarak ağızdan C vitamini alımının yanında damardan koruyucu olarak genel sağlık için C vitamini verilmektedir. Bu tedavilerin önmeli zararları saptanmamıştır. Buna karşın günümüzde giderek daha artan oranlarda kullanılmaktadır. Burada kritik nokta bana göre doz ayarlamasının kas kitlesine göre yapılmasıdır.
Yanase, Fumitaka MD; Fujii, Tomoko MD, Naorungroj, et al.Harm of IV High-Dose Vitamin C Therapy in Adult Patients: A Scoping Review. Critical Care Medicine: July 2020 – Volume 48 – Issue 7 – p e620-e628