Her ne kadar suni kalp gibi gelişmeler olsa da hala ciddi bir organ ihtiyacı var. Organ yetmezliğini kalıcı çözümü organ nakli olarak görünüyor.
İhtiyaç duyan hastalar ve nakledilen organlar arasında ciddi fark vardır. Söylediği tüm gelişmelere karşın hala ciddi bir açık vardır.
Organ naklinde esas olan beyin ölümü saptanmış ve organ bağışında bulunan kişiden organları almaktır. Organ bağışı yapan kişinin kalbi atmalıdır. Organlar bu şekilde canlılığını koruyabilir. Organlar sıra ile çıkartılır ve en son kalp çıkartılır. Organ çıkartıldıktan sonra tekrar takılıp çalışana kadar geçen süre önemlidir. Organlar en kısa sürede ihtiyaç sahiplerine ulaştırılmalıdır. Bu süre ne kadar uzarsa başarı o kadar düşer.
Eğer kişi kalbi durduktan sonra organlar çıkartılırsa buna ‘’kadavradan organ nakli’’ adı verilir. Biliyorsunuz kadavradan böbrek nakli ülkemizde çok tercih edilmese de kullanılan bir yöntemdir.
Organların bu sürede kan akımının sağlanması ve özel sıvılarda saklanması ile mümkün olduğu kadar organın canlılığı korunmaya çalışılır. Hatta bunun için kasıktan yerleştirilen kanül ile karaciğer ve böbrek dolaşımı sağlanmaya çalışılır.
Asıl sorun ise kalp konusundadır. Kalp en kısa sürede takılmalıdır. Bu nedenden dolayı kadavradan kalp alınması uzun yıllar gündeme gelmemiştir. Artan organ ihtiyacı yüzünde yaklaşık altı yıl önce bir dizi araştırma başlatıldı.
Kalbi durmuş olan organ bağışçısından kalp çıkartıldıktan sonra özel bir cihaza koyulur. Bu cihaz bağışçının kanını ve küçük basit bir kalp akciğer pompası ile içinden kan geçirilir ve kalp çalışmaya başlar. Bu şekilde kalp çalışmaya devam eder. Naklin yapılacağı yere kadar da bu kutunun içinde kalp çalışır halde tutulur. Naklin yapılacağı hastaneye götürülür ve organı alacak kişiye takılır.
Eskiden kalp sadece kalbi çalışan bağışçıdan alınıyordur. Şimdi ise kalp durduktan sonra hemen ameliyata alınıp kalp çıkartılıyor ve bu kutunun içine koyuluyor. Kalp takılan kadar çalışmaya devam ediyor. Bu son derece olumlu bir gelişme olarak kabul ediliyor. Böylece sağlanacak organ sayısı arttırılmaya çalışılıyor.
Geçen hafta içinde bu alanda yeni bir adım daha atıldı. Londra’da çocuklarda bu sistem kullanılarak yeni kalplerine kavuştular.
Organ nakli tek başına her şeyin çözümü değildir. Organlarına kavuşan kişiler hayatları boyu yoğun ve ciddi yan etkileri olan bağışıklığı baskılayan ilaçlar alırlar. Bu ilaçlar ile yaşamak da kolay değildir.
Bu yazıyı okuyanlar beyin ölümü gerçekleşmiş kişilerden organ alınması konusunda farklı düşünceler olabilir. Onlara koma ve beyin ölümü başlıklı videoları izlemelerini öneririm.