- Ayaklardaki kapanmayan yaralar sonuçta çok acı veren bir süreç sonucunda uzuv kaybı ile sonuçlanabilir. Yaralar damar tıkanıklığına ve sıklıkla da diz altı damar tıkanıklığına bağlıdır.
- Artan şeker hastalığı ve sigara alerjisine bağlı Buerger Hastalığı bu dramatik sonucun kahramanlarıdırlar.
- Topukta ya da başlayan küçük yara kemik enfeksiyonuna dönüşür ve hızla ilerleyerek kötü sonuçlanır.
- Bilen bilir. Bu tür yaralar ile uğraşmak çok büyük çaba ve zaman gerektirir. Sadece pansuman yapmak ya da yaptırmak bile bir derttir. Sadece hastalar değil ona yardımcı olamayan aile de bu hastalıktan etkilenir.
- Dünyada olduğu üzere bizde de ayak yaraları birden fazla branşı ilgilendirdiğinden hastalar bazen ortada kalırlar.
- Uygun olan hastalarda balon, stent, bypass gibi klasik tedaviler uygulanır. Bu yöntemlere cevap vermeyen ya da başarısız olunan hastalarda kök hücre naklinden yeni deneysel ilaçlar da kadar yeni tedaviler de uygulanabilir.
- Uzuvlarını beklediklerinde daha yüksek düzeyde kaybetme tehlikesi ile karşılaşan hastalar çalmadık kapı bırakmazlar.
- Son çare bypasslarından sonra elde pek bir çare kalmayınca kaçınılmaz uzuv kaybı ile karşılaşırlar.
- Bu tür hastalar için dünyada az uygulanan hak ettiği kadar ilgi görmeyen ama başarı açısından da rakiplerinde aşağı kalmayan bir yöntemden bahsedeceğim.
- Bulan cerrahın ismi verilen İlizarovmetodu, diz altındaki tibia kemiğinin içine yerleştirilen çivilerin bir cihaz ile tespit edilmesi esasına dayanır.
- Kemik üzerine uygulanan kuvvet ile kemik büyümesini ve yeni damarların oluşması ile kan dolaşımının artmasını sağlar.
- Bu teknik daha çok boy uzatma, kronik kemik iltihabı ve enfekte olmuş açık kırıklarda uzun yıllardan beri kullanılmaktadır.
- Buerger ve Şeker hastalarında uygulanmış ve olumlu sonuçlar alınmıştır.
Shestov 255 hasta : 3 yılda % 96 başarı,
Shestov 94 hasta : 1 yılda % 60 başarı,
Fokin 26 hasta : 1 yılda % 64 başarı,
Fokin 125 hasta : 2 yılda % 94 başarı,
Chaudry 30 hastada : 2 yılda % 90 başarı
Patwa 60 hastada : 5 yılda % 90 başarı,
Kulkarni 30 hastada : 2 yılda % 82 başarı.
620 hastada 2 yılda ortalama % 82 ( en düşük % 60 en yüksek % 96) başarı sağlanmıştır.
- Değişik çalışmalarda ortalama % 70 başarı sağlanmıştır.
- Yarası olan 6 hasta 4-6 hafta içinde ülserler iyileşmiştir.
- Tam iyileşme ortalama 3 ay sürmektedir.
- Bu yöntemin uygulanabilmesi için kasık damarının açık olması gerekmektedir.
- Bazı vakalarda ayak yaralarının iyileşmesi için kısmı ampütasyon uygulanmıştır.
- Hastalarda enfeksiyon gelişmemesi için yara bakımının önemi vurgulanmıştır.
- Bu yöntem Buerger ve şeker hastalıklarına bağlı yaralarda şifa olabilir. Hastaların uzuv kaybı riskini azaltır.
- Şans verilmesi gereken ve hastaların ihtiyaç duyduğu bir yöntemdir.